HTC ailesine yeni katılan modelimiz olan HTC One Max 5.9 inçlik ekranıyla oldukça ilgili çektiğini biliyoruz. Fakat HTC One Max‘ın dahil olduğu sınıftaki rakiplerine nazaran performans olarak biaz geride kalsada ekran kalitesi ve ses performansıyla bu arayı kapatmak istiyor.
HTC One Max, maksimum büyüklükte bir telefon diyemiyoruz çünkü onun, yanında minik kaldığı telefonlar da var bildiğiniz üzere. 5,9 inç, bugünlerde karşımıza çıkan akıllı telefonlarla karşılaştırdığımızda bize o kadar büyük görünmedi. Ya da biz belki de büyüklüğü ayırt etme yeteneğimizi kaybettik.
Özellikle geçmiş incelemelerden biri olan Xperia Z Ultra’dan sonra One Max, normal bir telefon gibi görünüyor.İnsanı estetik olarak rahatsız edecek derecede heybetli görünmeyişinin bir nedeni de HTC’nin kullanmayı sevdiği yuvarlatılmış hatlar da olabilir. HTC One ve HC One Mini’nin tasarım olarak neredeyse bire bir aynısı olan One Max, arka kapağının açılabiliyor olmasıyla onlardan ayrılıyor.
MicroSD kart girişi ve SIM kart yuvası kapağın altında yer alıyor. Pil, çıkarılamıyor. Derinliği 10,3 mm olan One Max’ın alüminyum ağılıklı kasasının sağ tarafında tuş kilidi, ses kontrol tuşlarından başka bir şey yok. Neyse ki bu defa açma kapama tuşunu tepeye değil de kenara konumlandırmışlar. Aksi olsaydı, bu tuşa ulaşmak kullanıcıyı çok zorlardı. Kulaklık girişi üstte, micro-USB bağlantı noktası ise altta yer alıyor. Telefonun sol kenarında esrarengiz bir düğme var. İlk bakışta ne işe yaradığı anlaşılmayan düğme, telefonun arka kapağını açmak için minik bir anahtar. Aşağı doğru çekildiğinde kapağı dışarı doğru itiyor. Pürüzsüz kasa üzerinde kapağı zorlamak için bir boşluk koymak istemeyen HTC, böyle bir çözüm bulmuş. Kapak kolayca açılıyor fakat oldukça zor kapanıyor. Bazen tamamen kapandığından emin olmak için bir iki kere tekrar çıkarıp takmak gerekiyor. Telefonun öne çıkarılan özelliklerinden parmak izi okuyucusu ise telefonun arkasında, kameranın tam altında yer alıyor.
Parmak İzi
Ekran kilidini parmak izi okutarak açmanın tek güzel yanı güvenliği geçmek için yapılacak işlemlerin azalması. Tuş kilidini açmak için parola veya şekil girmeyi seçerseniz telefonu tuş kilidinden çıkarmak için önce sağ yandaki tuşa basmanız, ekran aydınlandığında ekranı yukarı doğru sürüklemeniz ve en son gelen ekranda parolayı girmeniz gerekiyor. Tek elde kullanması zor bir akıllı telefon olduğu için de üst üste bu hareketleri yapmak, PC’lerin bile iki saniyede açıldığı bir zamanda, insana gereksiz yere zaman kaybı gibi geliyor. Android’in güvenlik önlemlerinin yerine, parmak izi okuyucunun kullanılabilmesi güzel bir gelişme. Bu şekilde, diyelim ki telefonu sağ elinizde tutarken, baş parmağınızla tuş kilidine basıp görüntü gelmesini bile beklemeden işaret parmağınızı taratıp ana ekrana geçebiliyorsunuz.
Parmak izi okuyucuya üç farklı parmağınızı tanıtabildiğiniz gibi her bir parmak için ayrı ayrı uygulamalar atayabiliyorsunuz. Örneğin sağ işaret parmağınızla tuş kilidini açtığınızda direkt olarak kamera açılırken, sol işaret parmağınızla tuş kilidini açtığınızda ana ekranı atlayarak anında mesajlara gidebiliyorsunuz. One Max’ın parmak izi okuyucusunun en iyi yanı böyle bir kısa yol sunuyor olması. Hatırlatmakta yarar var tabii; buradaki parmak izi okuyucunun iPhone 5s’teki gibi bir özelliği yok. Bu iki sistem tamamen farklı teknolojiler kullanıyor.
One Max’taki parmak izi okuyucunun yeri de tartışmalı bir konu. Tam kameranın altında yer aldığı için parmağınızı okuyucunun üzerinde sürüklerken kameraya her seferinde dokunmuş oluyorsunuz. Üstelik parmağınızı kesinlikle dikey olarak taratmanız gerekiyor ki bu da telefonun insanın elindeki doğal duruşu düşünüldüğünde biraz zor. Evet, telefonu elde tutarken işaret parmağımız arka kapak üzerinde kalıyor ama dikey olarak parmak izini okutmak için pozisyonu değiştirmeniz gerekiyor. Açıkçası buradaki parmak izi okutmalı güvenlik sistemi, doğal ve ergonomik bir kullanım sunmaktan uzak.
Rakipsiz Ses
Artık HTC ile Beats Audio arasındaki iş ortaklığı sona erdi ama HTC’nin ses konusundaki iddiası bitmemiş. Telefonun ön yüzünde ekranın alt ve üstünde enlemesine uzanan BoomSound özellikli hoparlörler hem telefona estetik katıyor hem de yüksek ses çıkışı sağlıyor. Neredeyse 6 inçlik Full HD ekranda, uzun seyahatlerde vakit geçirmek ya da gün içinde boş zamanlarınızı değerlendirmek için takip ettiğiniz dizinin yeni bölümlerini izleyebilirsiniz. HTC’nin Super LCD3 panelli ekranı, pek çok kullanıcıyı memnun edecek seviyede canlı renkler ve harika bir görüş açısı sunuyor. Birkaç derece bile olsa görüş açınızı değiştirdiğinizde renklerin solup gitmemesi veya tersine dönmemesi önemli bir detay. Güneş ışığı altında görülebilirliği de gayet iyi seviyelerde.
İlle de dışarıda olmanıza gerek yok; evinizde kulaklıksız olarak müzik dinleyip video izlemek istediğiniz zaman da BoomSound sayesinde One Max’ın neredeyse rakipsiz olduğunu fark edebilirsiniz. Yüksek ses verebilmesinin yanında BoomSound hoparlörler, sesi insanı rahatsız edecek kadar bozmuyor. Pek çok telefonun hoparlöründen alamayacağınız performansı alacağınız kesin. Tabii bir akıllı telefonun hoparlörlerinden ne sıklıktan yararlanmak istersiniz, bilemiyoruz.
Performans ve Kamera
One Max’ın en çok eleştirilen yönlerinden biri işlemcisi. Dört çekirdekli, 1,7 GHz hızında Snapdragon 600 işlemci, donanın meraklısı ileri seviye kullanıcılar için yeterli değil. Herhangi bir yarış içinde değilseniz, Snapdragon 600’ün ihtiyaçlarınızı karşılayacağını söyleyebiliriz. Uygulamaların sıfırdan açılması ya da açık uygulamalar arası geçişlerde One Max, gayet akıcı ve hızlı. Tabii biraz daha ağır uygulamalar ya da güçlü grafiklere ihtiyaç duyan oyunların yüklenme süresi biraz daha uzun sürebiliyor. Biz Snapdragon 800 işlemcili bir akıllı telefonla One Max’ı karşılaştırma fırsatı bulduk. Antutu ve diğer benchmark sonuçlarında oldukça derin puan farkları mevcut tabii ki. Marketten uygulama yüklerken de oyunları açarken de 800’lü cihaza kıyasla gecikmeler yaşandığına şahit olsak da bunun son kullanıcı deneyiminde dev farklar oluşturmadığını söyleyebiliriz.
HTC’nin UltraPixel kamerasını One Max’ta da kullandığını görüyoruz. Megapiksel sayısı büyük kameralara karşın piksel boyutları büyütülmüş sensöre sahip UltraPixel kameranın f2.0 diyafram açıklığı sayesinde dış mekanlarda çekilmiş fotoğraflarında güzel detaylar yakalamak mümkün. Full HD video kaydı da yapabildiğiniz 4 MP’lik kameranın sensörü arkadan aydınlatmalı. Bu da daha az ışıklı ortamlarda sensöre ışığın daha iyi düşmesini sağlayan bir teknoloji. Ancak tabii ki bahsettiğimiz sensör çok küçük boyutlu olduğu için düşük ışıkta tatmin edici derecede iyi kareler çekebilmesi pek olası değil. Loş ışıktan sayılmayacak kadar aydınlık ofisimiz içinde çektiğimiz fotoğraflarda, renklerde bozulma olmasa da dokulardaki gren dikkat çekiyor. “Fotoğrafa grenlenme olmuş mu” sorusuyla konsantre olmuş bir şekilde bakarsanız fark edersiniz ancak telefonunuzla sizin için önemli anları ölümsüzleştirmek için fotoğraflar çekeceğiniz için gölgelerin grenlenmesi dikkatinizi pek çekmeyebilir.
Teknik Özellikler
Ekran
• 5,9 inç, 1920×1080 piksel
• Super LCD3, 373 ppi
İşletim sistemi
• Android 4.3
İşlemci
• Dört çekirdekli Qualcomm Snapdragon 600
• 1,7 GHz
Grafik birimi
• Adreno 320
Bellek
• 2 GB
Depolama
• 16 GB
Bağlantılar
• Wi-Fi 802.11 a/b/g/n/ac, Bluetooth 4.0, LTE, DLNA, micro-USB, NFC, 3,5 mm kulaklık, microSD kart
Kamera
• UltraPixel kamera
• 4 MP, Full HD video kayıt
• 2,1 MP ön kamera
Pil
• 3.300 mAh
Boyutlar / Ağırlık
• 164,5 x 82,5 x 10,3 mm
• 217 gram
Kaynak: LOG